Halkla ilişkiler sektörünün önde gelen uluslararası networklerinden biri olan Global Women in PR (GWPR), 2017 araştırmasında kadınların küresel PR sektörünün üçte ikisini temsil etmesine rağmen, dünya genelindeki en iyi 30 PR ajansında CEO’ların yüzde 78’inin ve yönetim kurulu üyelerinin de yüzde 62’sinin erkeklerden oluştuğunu ortaya koydu.*

GWPR’nin 2017 yılı araştırmasından ve küresel PR endüstrisinin çalışma pratiğine ilişkin elde ettiği veriler, çok az sayıda kadının mesleğin en üst noktasına geldiğine dikkat çekiyor.

Maaşlar söz konusu olduğunda da kadınlar geride kalıyor. Erkeklerin ortalama maaşlarının 61.284 dolar olmasına karşılık kadınların maaşının 55.212 dolar olması, kadınların aleyhine 6,072 dolarlık cinsiyet farkı olduğunu gösteriyor.

Toplumsal cinsiyetler arasında bugüne kadar görülen en büyük ücret farkı yönetim kurulu düzeyindedir. En fazla kazananlar arasında da şaşırtıcı bir fark var: Kadınların (% 12) iki katından daha fazlası kadar erkeklerin (% 28)  150.000 doların üzerinde kazandığı görülüyor.**

PR şirketlerinde çalışanların yaşları artsa dahi cinsiyet eşitliği sağlanamıyor. Kadınların yüzde 36’sı, erkeklerin de yüzde 25’i PR endüstrisinde yaş ayrımcılığına uğradığını ifade ediyor.

GWPR anketi iş – yaşam dengesi ve çalışma pratikleriyle ilgili önemli bir içgörü sunmasının yanı sıra, kadınların neden daha çok hakim oldukları bir mesleği en üst düzeyde temsil edemediği hakkında ipucu veriyor.

Ankette göze çarpan bir bulgu da özgüven farkıyla ilgili oldu. Erkeklerin yüzde 13’üne kıyasla kadınların yüzde 26’sı, bir promosyon veya zam talep etme konusunda özgüven sahibi değil. Kariyer basamağının tepesine ulaşacaklarına ilişkin düşünceleri sorulduğunda ise erkeklerin yüzde 28’i ‘kesinlikle ulaşacağım’ diye yanıt verirken, kadınların sadece yüzde 18’i buna inanıyor.

Yönetici olmalarının önündeki engeller sorulduğunda kadınların yüzde 34’ü “Ev ve aile taahhütlerimle yönetim kurulu rolünün gereksinimlerini karşılamak çok zor olurdu”  yanıtını verirken, yüzde 30’u “kendimden yeterince emin değilim” dedi.

Ankete katılan kadınların yüzde 83’ü çocuk bakımı ve çalışma taahhütlerini dengelemekte zorlandıklarını ve yüzde 2 / 3’ü çocuk bakımında ana sorumluluğu üstlendiklerini belirtti.

Araştırma bulguları üzerine yorum yapan GWPR kurucularından Angela Oakes, ” Dünyadaki herhangi bir yerde 7/24 iletişimde kalma imkanı varken neden 9-5 mesai saatleri içinde çalışmamız gerekiyor? PR endüstrisinin daha yeni, daha modern bir çalışma şeklini benimsemesi gerekiyor. Bu çalışma modeli, kadınların iş ve aile taahhütlerinin daha iyi yönetmelerine yardımcı olacak, böylece kadınlar kariyer merdivenlerinin tepesine ulaşma şansına sahip olacaklar” dedi.

Oakes sözlerine şunu ekledi: “Ankette gündeme getirilen diğer önemli konu kadınların özgüven eksikliğidir. Toplumsal cinsiyet kalıplarının çok genç yaşlarda belirlendiğini ve sosyal etkileri olduğunu biliyoruz. Bununla birlikte, kadınları özgüvenlerini artırmaya yönlendirecek şekilde eğitmek bir çözüm olabilir. Bu eğitimi, kendilerini üst düzeye taşıyabilen diğer başarılı kadınlardan almaları, onlara liderliğe doğru tutum geliştirmelerinde çok yardımcı olabilir. GWPR olarak, PR sektöründeki kıdemli kadınları temsil ediyor ve gelecek nesillerin başarılı olmasına yardımcı olacak rol modelleri olarak hareket etmeyi taahhüt ediyoruz.”

ICCO Genel Sekreteri Francis Ingham, “Toplumsal cinsiyet farkını ele almamız, yetenekli kadınların PR endüstrisinde kalmalarını sağlamak açısında zorunludur. Daha dengeli bir toplantı salonu, yaptığımız işi mantıklı kılar. Bunun için birlikte çalışmalıyız ve endüstrimizi geleceğimizi düşünerek şekillendirmeliyiz ” dedi.

* Holmes Report En İyi 250 Ajans Sıralaması 2017

** Holmes Report Maaş Rakamları 2017

Daha fazla bilgi için:

Angela Oakes +44 (0) 7860 492914 (angela@globalwpr.com)

Susan Hardwick +44 (0) 7710 260743 (sue@globalwpr.com)

www.globalwpr.com

Kaynak: https://iccopr.com/7003-2/